Haftanın 4. Gününde olduğumuza kim inanır ya!
Bu hafta bitip bitip tekrar
başlıyor sanki, çalıştıkça zaman geçmiyor, işe geldikçe gün bitmiyor, hafta git
gide çoğalıyor.
Hem de yazın ilk günü bugün. İçimizin
laylay lomlom olması gereken şu tatlı havada hepimiz bir yerlerde tıkışık
haldeyiz. Totomuz çimenlere yayılması gerekirken sandalye tepesinde, ellerimiz deniz
kabuğu toplaması gerekirken klavyelerde, gözlerimiz güneşten kısılması gerekirken ekranlara
yapışmış vaziyette, aklımız zaten kim bilir nerede?
Atın beni
denizlere yalan dünya size kalsın melodileri fırfır dönüyor başımda. Ait olamamak
diye bir şey var hepimizin hayatında. Ellerinde kitap, gözlerinde güneş gözlüğü
olan ve ayakları pıçıl pıçıl sulara değen insanlara değil sözüm elbette, aitlik
ekinin insana dönüşmüş hali onlar.
Ben bizim gibilere sesleniyorum; haydi günün
anlam ve önemine uygun eski fotoğraflardan yapalım bakalım bir TeBeTe..
0 yorum